Antalya’nın Demre ilçesi sınırlarında, sadece deniz yoluyla ulaşılabilen Simena Antik Kenti, doğayla tarihin iç içe geçtiği eşsiz bir keşif noktası. Bugün Kaleköy olarak bilinen bu küçük yerleşim, Likya uygarlığının izlerini günümüze taşıyan önemli bir durak. Kekova Körfezi’ne bakan konumu, bölgeyi keşfetmek isteyenler için büyüleyici bir atmosfer sunuyor.

 

Tarihin Sessiz Tanıkları

 

Simena, antik çağlardan günümüze kadar kesintisiz yerleşime sahne olmuş. Küçük bir Likya kenti olarak kurulan Simena, Orta Çağ’da Bizanslılar tarafından da kullanılmış ve günümüzde hâlâ yaşayan bir köy olarak varlığını sürdürüyor. Simena Kalesi, bölgenin en dikkat çekici yapısı olup, zirvesine ulaşıldığında Kekova’nın eşsiz manzarasını gözler önüne seriyor. Kalede bulunan küçük tiyatro, Likya döneminin karakteristik mimarisini yansıtıyor.

 

Kıyı boyunca uzanan antik lahitler, kentin Likya dönemindeki mezar geleneğini gözler önüne sererken, suyun altındaki batık kalıntılar, bölgenin tarih boyunca nasıl şekillendiğini gösteren önemli ipuçları taşıyor.

 

Gez & Gör: Simena’da Keşfedilecek Yerler

 

• Simena Kalesi: Bölgenin en yüksek noktasında yer alan kale, muhteşem bir manzaraya sahip ve küçük bir antik tiyatroya ev sahipliği yapıyor.
•  
• Sahil Lahitleri: Deniz kıyısında yükselen Likya lahitleri, antik döneme ait çarpıcı kalıntılar arasında.
•  
• Batık Kent: Kekova sularının altında kalan eski Simena kalıntıları, su altı arkeolojisine ilgi duyanlar için oldukça etkileyici.
•  

Viofun’ın Önerisi

 

Simena’yı ziyaret etmek için en uygun dönem, havanın daha ılıman olduğu ilkbahar ve sonbahar ayları. Keşfi daha keyifli hale getirmek için rahat yürüyüş ayakkabıları tercih edilmeli ve güneşten korunmak için şapka ile güneş kremi bulundurulmalı. Simena’ya ulaşım yalnızca tekneyle sağlandığı için Kekova tekne turlarına katılarak bölgeyi gezmek en iyi seçeneklerden biri.

 

Tarihi kalıntılar, etkileyici doğa manzaraları ve sakin atmosferiyle Simena, keşfetmeye değer bir Likya mirası.