Binlerce yıllık bir define, yıllarca saklandıktan sonra yeniden ait olduğu yere döndü… Elmalı Müzesi, Likya'nın altınla, çanakla, yazıtla anlatılan hikâyesini gün yüzüne çıkarıyor. Müzenin sergi salonlarında Elmalı çevresinden çıkarılan tunç baltalar, Hitit figürinleri, Hellenistik ve Roma dönemine ait heykel başları, mozaikler ve sikkeler sergilenir. En dikkat çekici bölümlerden biri ise Elmalı Definesi olarak bilinen ve ABD'den geri getirilen paha biçilmez antik sikkelere ayrılmıştır. Sade ama etkileyici düzeniyle bu küçük müze, ziyaretçilerine sessiz ama yoğun bir tarih yolculuğu sunar.

Tarihi Bilgiler

1984 yılında ziyarete açılan müze, Elmalı ve çevresindeki zengin arkeolojik mirası koruma amacıyla kurulmuştur. Elmalı Definesi, 1980’li yıllarda yurtdışına kaçırılmış ve uzun hukuki süreçler sonunda Türkiye’ye geri getirilmiştir. Müze binası, bölgedeki arkeolojik kazılarla paralel olarak zenginleşmiş ve özellikle Likya uygarlığına ait eserleriyle dikkat çekici bir arşive sahip olmuştur.

Viofun’ın Önerisi

Müzeyi gezdikten sonra Elmalı’nın dar sokaklarında kısa bir yürüyüş yapın ve Osmanlı döneminden kalma tarihi evlerin arasında kaybolun. Sessizliğiyle ünlü bu ilçe, yalnızca müzesiyle değil, tüm havasıyla tarihle konuşmanın en sade halidir.